IFJ-INTERNATIONAL FEDERATION OF JOURNALİST
SPUTNİK/TÜRKİYE
Venezüella'daki gerilimi uzmanı değerlendirdi: Karayiplerde yeni bir cephe açılır mı?
Venezüella ile ABD arasındaki gerginlik Karayipler bölgesi üzerinden tırmanıyor. Tansiyonun gittikçe yükselirken Venezüella, ABD'nin askeri hareketliliği sebebiyle Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyini "acil" toplantıya çağırdı. Bölgedeki gerilimi, Selçuk Üniversitesi'nden Doç. Dr. Esra Akgemci, Sputnik'e değerlendirdi.
2025'in yaz aylarında Venezüella ile ABD arasındaki gerilim tırmanırken ABD'nin Karayipler bölgesine asker konuşlandırması ve bazı tekneleri vurmasıyla doruk noktasına ulaştı. Venezüella, ABD'nin hamlelerini "rejim değiştirme" olarak nitelendirirken diğer yandan ABD, hamlelerini "uyuşturucuyla mücadele" olarak nitelendiriyor.
Karayiplerde teknelere yönelik zaman zaman sıcak temas gözlemlenirken Kolombiya Devlet Başkanı Gustavo Petro, bu durumu “Yeni bir savaş cephesi açıldı: Karayipler. Son bombalanan teknenin Kolombiyalılara ait olduğuna dair işaretler var” sözleriyle yorumladı.
'Narko-devlet' anlatısıyla meşrulaştırma
Latin Amerika jeopolitiği konusunda uzman Doç. Dr. Esra Akgemci, bölgedeki gerilimi ve olayların perde arkasını Sputnik'e değerlendirdi.
"ABD, Karayipler’de 'uyuşturucu ile mücadele' gerekçesiyle Venezüella çıkışlı olduğu iddia edilen küçük teknelere karşı sert operasyonlar yürütüyor; en az bir kısmında sivillerin öldüğü bildirildi. Yalnızca kolluk faaliyeti değil, bölgesel askeri yığınak da gerçekleşiyor" değerlendirmesini yapan Doç. Dr. Akgemci, ABD'nin hamlelerini şöyle ifade ediyor:
Güney Komutanlığı’nın (SOUTHCOM) bölgeye çoklu savaş gemisi konuşlandırması, Venezüella’nın "savunma tatbikatlarını" tetikledi ve Caracas, bunu egemenliğe yönelik provokasyon olarak algıladı.
"Narko-devlet" anlatısıyla meşrulaştırılan bu operasyonları, ABD’nin "rejim değiştirme" politikaları çerçevesinde ele almak gerekir.
"Caracas, tekne baskınlarını “rejim değişikliği” zemini yaratmaya dönük provokasyonlar olarak görüyor" diyen Akgemci "Trump yönetimi çevresinden gelen sert söylem de bu algıyı güçlendiriyor" ifadelerini kullanıyor.
ABD neyin peşinde?
"ABD neyin peşinde?" sorusunu ise Doç. Dr. Akgemci şöyle yanıtlıyor:
1) Enerji: Guyana açıklarında Essequibo krizinin kızıştığı bir bağlamda, Karayipler’de askerî varlığın artırılması Venezüella’nın enerji/deniz yetki alanı denklemlerinde baskı üretme işlevi görüyor.
2) “Narko-devlet” çerçevesi: “Tren de Aragua” gibi başlıklara atıfla, uyuşturucu/terör söylemleriyle Maduro rejimi üzerindeki baskı artırılıyor.
Tren de Aragua nedir?
Tren de Aragua'nın başlangıçta Aragua eyaletindeki Tocoron hapishanesinde kurulan bir mahkum çetesi olarak ortaya çıktığını ifade eden Akgemci örgütü ve gerilimdeki rolünü şu ifadelerle değerlendiriyor:
Bu yapı, Venezüella içinde daha çok yerel suç, kaçakçılık, gasp, haraç toplama gibi faaliyetlerle ilişkilendiriliyordu. 2023’te Venezüella makamları, Tren de Aragua’yı Tocoron’daki operasyonla “çözdüklerini” ve çetenin “Venezüella içindeki faaliyetlerinin” büyük ölçüde kırıldığını açıklamıştı.
Ancak Trump döneminden itibaren, ABD yönetimi, Tren de Aragua söylemini bir tür “korkunç, yaygın kartel/terör örgütü” örneği haline getirdi. 2025’te ABD Dışişleri Bakanlığı, Tren de Aragua’yı “yabancı terör örgütü” olarak ilan etti. ABD, son zamanlarda bu örgüte ait olduğunu ifade ettiği teknelere saldırılar düzenlediğini söylüyor.
'Bir diğer mesele göçmenlerle ilgili'
Doç. Dr. Esra Akgemci yaşananları şöyle özetliyor:
Maduro rejimine yakın kaynaklar, Tren de Aragua’nın “kartel” olarak lanse edilen kapasitesinin gerçekte o kadar ileri olmadığını öne sürüyor. Buna göre, Tren de Aragua’nın en fazla yerel suç örgütü düzeyinde, hapishane kökenli bir yapı olduğu belirtiliyor.
Bazı eski üyeleri, farklı coğrafyalarda organize suçlara karışsa da “bölgesel terör örgütü” düzeyinde olduğu iddiasının abartılı olduğu öne sürülüyor.
Ancak Tren de Aragua genellikle uluslararası basında “Venezüella’nın en güçlü ve tek uluslararası düzeyde yayılmış suç örgütü” olarak tanımlanıyor.
Bir diğer mesele göçmenlerle ilgili. Özellikle göçmen Venezüellalılar arasında Tren de Aragua bağlantısı iddiasıyla gözaltılar, iade/geri gönderme, mahkumiyet olmayan suçlamalar gibi vakalar yaşandığı ve bunların çoğunun bağımsız soruşturmalarda “çete üyeliği bağı bulunamadığı”yönünde sonuçlandığı belirtiliyor.
Örneğin 252 göçmenin El Salvador’daki CECOT cezaevinden iadesi sonrası yapılan incelemede, herhangi bir Tren de Aragua bağlantısı çıkmadığı açıklandı.
BMGK - Sputnik Türkiye, 1920, 10.10.2025
DÜNYA
Venezüella, Karayipler'deki hareketlilik için BMGK'nın acil toplanmasını istedi.Rusya nın buna karşı hazırlıkları olduğu ve Abd yi Dünyada yanlız at otmayacağı söylüyor
TÜRKİYE ORTA ASYA HABER KKUORDİNATÖRÜ
DÜNYA TÜRK HABER:WORLD TURKISH NEWS.Canada ORTA ASYA TÜRKİYE KUORDİNATÖRÜ ERTUĞRUL DEMİRÖZCAN IFJ-INTERNATIONAL FEDERATION OF JOURNLİST EUROSİANET Azerbaijan's leading opposition parties face threat of dissolution Three major opposition parties have been denied registration by the state despite their efforts to comply with a draconian new law. Azerbaijan's three most prominent opposition parties have been denied registration by the state and now face the possibility of being disbanded. They failed to meet the key criterion of the country's new highly restrictive law on political parties - proving that they have at least 5,000 members (through submitting a list with each member's name together with the...
Yorumlar
Yorum Gönder