Ey,Dünya,İnSünüzsaları,Hepiniz,Türk,
KÜRTLER HİNT ÇİNGENE GÖÇMENLERİN SOYUNDANDIR
 LÜTFEN KÜFÜR VE HAKARET ETMEYİN VARSA ARAŞTIRMAYA VE KAYNAĞA DAYALI FİKRİNİZ YAZINIZ.
 KÜRTLER HİNT ÇİNGENE GÖÇMENLERİN SOYUNDANDIR
 Önsöz: Bu yazı özellikle İran'daki Türkler için çok önemlidir. Makaleyi dikkatle okuyun ve arkadaşlarınıza okumalarını öneriniz.
 Kürt ya da Kürt milleti sözünün gizemi bölgenin siyasi ve jeopolitik konumundan dolayı her zaman gizli kalmış ya da siyasi satranç oyununda kimi Batılı ülkelerinin işine yaradığı için kasıtlı olarak gizli tutulmuştur.
 Doğu ve Batı araştırmacı bilim adamlarının tamamı "Kürt" sözünün; milliyet ya da dil ile hiçbir ilgisi olmaksızın göçebe çobanlar ya da hayvan sürülerini gezdiren çobanlar anlamı taşıdığında hemfikirler: 'Göçebe çobanlara Kürt denir'
 Rus oryantalist Vladimir Alexeyevich İvanov’a (1886-1970) göre Ortaçağda, Anadolu ve Hint yarımadası arasındaki bugünkü İran coğrafyasında; bütün hayvan sürüleri gezdiren göçebe çobanlara 'Kürt' söylenmektedir.
 MacKenzie diyor ki: Arap imparatorluğunun genişleme dönemini incelediğimizde Kürt adının göçebe hayvancılar ve göçebe çobanlar sözleriyle aynı anlamada olduğunu görmekteyiz.
 Martin van Bruinessen şöyle der: İslamiyet’in 1. yüzyıla ait kaynaklarda Kürt sözü bir dil ya da etnik grubun adı değil, hayvan sürülerini gezdiren ve belki de siyasi birimler belirleyen bir sözdür. Hatta bu kaynaklarda bir çok kez Ekrad-i Arab (Arap Kürtleri) sözü olarak geçmektedir.
– 16.YY'a dek bir çok kaynaklarda ''Ekrad-i Terakem'', ''Ekrad-i Arab'', ''Ekrad-i Turkman'' ve benzeri sözlerin geçmesi Kürt sözünün ‘hayvan sürüleri gezdiren göçebe çobanlar’ anlamına geldiği iddiasını onaylar şekildedir. –
Karnameyi Ardeşir Babakan adlı bitikte Kürt sözü ‘aşiret’ anlamında kullanılmıştır. Teberi dilinde Kürt sözü çoban anla-mındadır. Bunların hepsi bir çok kişi tarafından biliniyor. Ancak, bunlara rağmen önümüze bir soru çıkıyor. Günümüzde, Türkiye, İran, Irak ve Suriye olarak dört ülkenin paylaştığı bir coğrafyaya yerleşen Kürt adında bir kavim nereden geldi ve neden onlara da Kürt adı verilmektedir? Şimdiye kadar, hiçbir Doğu oryantalist ve şark bilimcisi bu soruya ya cevap vermek istememiş ya da yeterli bir yanıt bulamamıştır!
 Kürt medya organlarına bakıldığında; kanıtsız kaynaksız bir sürü uyduruk iddia ve hikâyelerle kendilerini bu coğrafyanın yerlisi ve gerçek sahipleri olduklarını iddia eder ve diğerlerinin sonradan gelip onların ana vatanını işgal edip onlara zulmettiklerini söylediklerini görürsünüz.
 Eski Asurilerin başkenti olan Erbil'den tutun da eski Aramilerin başkenti Van'ı, Medlerin ülkesini (eski Azerbaycan ülkesini) Elamların ülkesini ve hepsi, Kürdistan Kürdistan diyenlerin dayanıksız iddiaları arasında. Bu saçma sapan iddiaları yayanlar sanki söz konusu bu dört ülkenin o tarihlerde de ayrı ayrı ülkeler olduğunu ve bunların hepsine birden sahip olmanın mümkün olmadığını bilmiyorlar! Ve bu iddialarını o tarihlerde, o coğrafyada, Kürt adında bir kavmin ya da milletin olmasını ispat edecek tek bir tarihi belge ya da kanıtın olmaması halde öne sürüyorlar.
 Kimi Hristiyan-ırkçı Batı ülkeleri Ortadoğu'da karışıklığı ve istikrarsızlığı körükleyip sürdürmek amacıyla bu dört ülkede Kürt milliyetçiliğini destekliyor ve sözde bağımsız Kürdistan kurmaları için çeşitli yollarla teşvik ediyor. Bölge halkları bu konuyu dikkate alıp gerçekleri bilmezse onarılması olanaksız felaketler kaçınılmaz olacaktır. 
 Bu makalede günümüzde Kürt tanınan etnik grupların gerçek Kürt değil, Hint kökenli Çingeneler (bugünkü Pakistan da Hint coğrafyasına dahildir) olarak İran yoluyla Ortadoğu, Anadolu ve Avrupa’ya göçtüklerine dair kanıtları sunulmaya çalışılmıştır.
 1-Çingeler ya da yeni adıyla Romanlar Hint ve Pakistan’da çeşitli gruplar halinde sürekli göçebe hayatı yaşayan kalabalık bir nüfusa sahip topluluklardır.
 2- Hindistan’daki Çingenelerin giyim kuşamları Kürtlerin giyim kuşamlarıyla hemen hemen aynıdır. Şapkalar, sarıklar ve kadınların süslemeleri-bezekleri ve takıları birbirine çok benzemektedir (elbette ki kimi Çingeneler geldikleri ülkenin kıyafetlerini de giyerek farklı giyim kuşama bürünmüşlerdir ancak burada kastedilen geleneksel kıyafetlerdir).
 3- Çingenelerin konuştuğu dil Sanskrit dil grubuna aittir. İran üzerinden batıya göç sırasında yerli dillerle karışarak çeşitli lehçe ve şiveler oluşmuştur ki Kürtçe ve farsça da Hintçe koluna bağlı bir lehçelerdir. Çingenler Batıya doğru göç sırasında Avrupa ülkelerinin dillerine de bir çok yeni sözler katmışlardır ki günümüz Hint Avrupa dillerindeki ortak sözleri oluşturuyorlar. Sanskritçe, Bengalca, Peştunca, Urduca, Farsça ve Kürtçenin oldukça benzeşmeleri göz ardı edilemez.
 4- Kaydedilmiş Çingene aşiretlerin adları Kürt aşiret adlarıyla oldukça benzeşiyorlar.
 Çingene aşiret adları: Klilayi, Goruni, Soran, Kherat, Sur, Cat, Erdel, Kavli, Keraçi, Kadriya, Khani, Bukan.
 Kürt aşiret adları: Kliyayi, Gorani, Sorani, Kherat, Zur, Caf, Erdelan, Kavyani, Kırmanci, Kaderi, Khani, Bukan.
İran’ın Huzistan bölgesinde yaşayan Araplar Çin

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar