PEOPLE EY WORLD YOU ARE ALL TURKS.EY DÜNYA İNSANLARI HEPİNİZ TÜRK SÜNÜZ

KARAÇAY -MALKAR TÜRKLERININ ETNIK OLUŞUMUNDA BÚLGARO VE SABIR HUNLARININ ROLÜ Adilhan ADILOĞLU * 1 * Devlet Arşivleri Genel Müdürlüğü Özet : Kafkasya'da Elbruz dağının doğu ve batısındaki yüksek dağlık vadilerde yaşayan KaraçayMalkar Türkleri, tarih boyunca bölgede hâkimiyet kuran Kimmer, Saka (Iskit), Bulgar, SabirHun ve Kıpçak Türklerinin binlerce yıl süren etnik bütünleşmesinden süzülerek ortaya çıkmış bir Türk boyudur . Türkoloji bilimiyle uğraşan birçok bilim adamı Karaçay -Malkar Türklerinin etnik oluşumunda Bulgarların çok büyük bir pay sahibi olduğunu , hatta bazı bilim adamları da Karaçay -Malkarlıların doğrudan Bulgarların devamı olduğunu kabul etmektedir. Kuzey Kafkasya'da, Karaçay-Malkar Türklerinin en yakın komşuları olan Gürcü-Svanların eskiden Malkarlılara "Sabir" ve Karaçaylılara da "Savar" adını vermeleri, başka bir veriye gerek kalmaksızın, Karaçay-Malkar Türklerinin Sabirlerle olan etnik bağlantısın

GÖKTÜRK KİTABELERİNDEKİ yok olu Türk Mitolojisi bir araştırma alanı olarak zor olan kaynakların azlığı zor olan kaynakların azlığı,derlemelerin yapım şarkıları birinden far4klu hikayeler eldekilerin yorumlananşeklindeki farklı hatta bazen çatışan tutumlar eklemeye devam eden devam eden ve bununla birlikte Gözden geçirilmesipekçokgenel yargıdan kaynaklanan pekçokzorluk mevcut iş eskatoloji mitlerine gelince ise durum dahada sorulacak bunun nedenlerinden ilk ve en büyük eskatoloji mitlerinin diğer inanç sistemlerinin etkisi altında çok falakalmış ve eklenenlere maruz kalmış olması Dünyanın sonu ve tufan hikayelerinde Türklerin kabil etkinlikleri yada etkisiBudizm Lamaizm Hıristiyanlık ve islamiyet dinlerinin etkileri çok açık bir şekilde görülüyor Diğer guruplarındabazen zorlanacak hatta belli görebilmek de takip edebileceğimiz Türk düşüncesine özgü iz eskatoloji mitlerindenredeyse kaybolmuştur. Eskatooji Anlatılarının Türk mitolojisindeki yerini sorgulayan ikinci nokta Türklerin KIYA

In der Schrift steht , daß der Himmel, von dem wir gesprochen haben, Die türkische Mythologie als Forschungsgebiet ist sehr herausfordernd Mangel an Ressourcen ist sehr herausfordernd Mangel an Ressourcen , die Bedingungen für die Erstellung von Kompilationen von einer der far4kli Geschichten verschiedene oder sogar manchmal widersprüchliche Einstellungen in der Interpretation der Hand , die weiterhin hinzugefügt werden, und mit der Überprüfung Es gibt viele Schwierigkeiten , die sich aus vielen genealen urteilen ergeben , wenn es um die Mythen der Eschatologie geht , wird die Situation noch problematischer sein, der erste und der größte Grund dafür ist der andere Glaube an Eschatologie Mythen wenn es nicht unter dem Einfluss ihres Systems gewesen wäre und Ergänzungen ausgesetzt gewesen wäre, wäre der Einfluss, den die Türken in den Geschichten des Endes der Welt und der Sintflut akzeptierten, oder der Einfluss des budismus Lamaismus die Auswirkungen der Religione

THE DESTRUCTION IN THE GÖKTÜRK INSCRIPTIONS: THE COLLAPSE OF THE SKY, as we mentioned earlier. Turkish Mythology is quite challenging as a field of research The scarcity of resources is very challenging the scarcity of resources , the conditions for compilations are far from one of the 4 stories there are many difficulties arising from many general judgments that continue to be added different and sometimes conflicting attitudes in the interpretation of the available ones, and with it, when it comes to eschatology myths, the situation will be more problematic , the first and greatest of the reasons for this is the other beliefs of eschatology myths if it had not been very falakal under the influence of their system and subjected to additions, the effects of the End of the world and the deluge accepted by the Turks in the stories of Buddhism, Lamaism, Christianity and Islam, the effects of the religions were very clearly visible in other groups, the trace unique to Turkish t

A destruição nas inscrições G ⑧kt PSORRK: o colapso do céu, como mencionamos anteriormente.A mitologia turca é bastante desafiadora como área de pesquisa a escassez de recursos é muito desafiadora a escassez de recursos, as condições para fazer compilações de uma das histórias far4 existem muitas dificuldades causadas por muitos julgamentos gerais que continuam a ser adicionados e às vezes até atitudes conflitantes na interpretação dos disponíveis, no entanto, quando se trata de mitos escatológicos, a situação será mais problemática, a primeira e maior das razões para isso é que mitos escatológicos outras crenças se não tivesse sido muito falakal sob a influência de seu sistema e submetido a acréscimos, os efeitos do fim do mundo e do dilúvio aceitos pelos turcos nas histórias do Budismo, lamaísmo, Cristianismo e islamismo, os efeitos das religiões eram muito claramente visíveis em outros grupos, o traço exclusivo do pensamento turco que podemos seguir, mesmo que às vezes tenhamos difi

LA DESTRUCCIÓN EN LAS INSCRIPCIONES DE GÖKTÜRK: EL COLAPSO DEL CIELO, como mencionamos anteriormente.La mitología turca es bastante desafiante como área de investigación la escasez de recursos es muy desafiante la escasez de recursos, las condiciones para hacer compilaciones de una de las historias far4 hay muchas dificultades causadas por muchos juicios generales que se siguen agregando y, a veces, incluso actitudes contradictorias en la interpretación de los disponibles, sin embargo, cuando se trata de mitos escatológicos, la situación será más problemática, la primera y mayor de las razones de esto es que mitos escatológicos otras creencias si no hubiera sido muy falakal bajo la influencia de su sistema y sometido a adiciones, los efectos del Fin del mundo y el diluvio aceptados por los turcos en las historias del Budismo, el Lamaísmo, el Cristianismo y el Islam, los efectos de las religiones fueron muy claramente visibles en otros grupos, el rastro exclusivo del pensamiento turco q

20 TEMMUZ KIBRIS BARIŞ HAREKATINIIN 50.YILI YÜCE TÜRK MİLLETİNE KAHRAMAN GAZİLERİMİZE TÜRK SİLAHLI KUVVETLERİNE KUTLU OLSUN ŞEHİT LERİMİZE ALLAHTAN RAHMET DİLİYORUM Kıbrıs Cumhuriyeti, Türkiye, Yunanistan ve İngiltere ile Kıbrıs Türkleri ve Rumlar arasında 1959'da imzalanan Zürih ve Londra anlaşmalarıyla kuruldu. Anlaşmada imzası olan Türkiye, Yunanistan ve İngiltere, Kıbrıs Cumhuriyeti'nin garantör devletleri oldu. Uluslararası antlaşmalar uyarınca ve Türkler ve Rumlar arasındaki ortaklık temelinde, 1960'ta kurulan Kıbrıs Cumhuriyeti Anayasası'nda iki halka eşit siyasi hak ve statü verildi. Rum tarafı, Ortaklık Cumhuriyeti'nin kurulmasıyla Kıbrıs Türklerini devlet kurumlarından uzaklaştırma, Ada'daki varlıklarını sonlandırma ve Ada'nın Yunanistan'a bağlanması (Enosis) yolunu açmaya yönelik faaliyetlerini sürdürdü. Kıbrıs Cumhuriyeti, Kıbrıslı Rumların tek taraflı güç kullanımıyla Anayasa'yı feshetmelerinin ardından 1963'te fiilen so